11 Aralık 2010 Cumartesi

BİSİKLET GENEL TANIM



 
        Bisiklet; tekerlekleri, ayak çevirmesi ile dönen, pedallı iki-üç veya dört tekerlekli binek aracı. 

        Oyuncak yapmaya meraklı olan Fransız Sivrao Kontu, 1790 senesinde bir kalas parçasının iki       ucuna birer tekerlek koyarak ilk bisikleti yaptı. “Célérifêre” adını verdiği bu oyuncağın gelecekte milyonlarca insan tarafından kullanılacağının hiç farkında değildi. Oyuncağın üzerine ata biner gibi oturuluyor ve ayaklarla yerden hız alınıyordu. Başka bir Fransız bunu biraz geliştirdi. Oturma yerine (sele) ile bir de gidon ilave etmişti. Böylece hem üzerinde oturulabiliyor, hem de istenilen yere çevrilebiliyordu.

        1818 yılında İngiliz makinisti Birck oyuncak bisikleti demirden yapmıştı. Pratik olmayan, ağır, yürütülmesi zor bir araç olmuştu. Nihayet 1855 yılında Fransız baba-oğul ön tekerleğin göbeğine bir pedal takmayı başarmışlardı. Bu aletlerine Latince iki tekerlek manasına gelen kelimelerden faydalanarak “Bicycle” (Bisiklet) adını verdiler. Bisiklet önce İngiltere sonra da bütün Avrupa'ya yayıldı. Yayılma ve
gelişme o kadar hızla oldu ki, 1871 yılındaki Alman-Fransız savaşında Fransız ordu birliklerinde bisiklet kullanıldı.

        Fransa'da kurulan bisiklet fabrikası imalata başladıktan bir yıl sonra, İngilizler de yeni bir model hazırlayıp piyasaya sürdüler. 1875 yılına kadar, bisikletlerde hızın ön tekerleğin büyüklüğüne bağlı bulunduğuna inanılıyordu. Bu sebepten ön tekerleklerin çapı 1.75 metreye kadar çıkarılırken, arka tekerleklerin çapı 30 santimetreye kadar inmişti. Bu durum bisikletin yalnız uzun boylu, uzun bacaklı kimseler tarafından faydalanılan bir araç haline gelmesine sebeb oldu. 1875 yılında yapılan üç tekerlekli bisikletlerle kısa boyluların da binmesi sağlandı.

        Ayna dişlisi ve rublenin keşfi ile pedal, iki tekerleğin ortasına getirildi. İki dişli de zincirle birbirine bağlandı.

       1888 yılında John Boyd Dunlop adındaki bir veteriner tahta tekerlekler üzerine içi hava dolu lastikler geçirince bisiklete binmek rahat oldu. Bundan sonra bisiklet modelleri gittikçe artan bir hızla değişirken, bisiklet yarışları da başladı. Dünyada ilk bisiklet yarışı 1869'da Paris ile Longchap arasında yapıldı. İlk mukavemet yarışını Christia Terront 3 saat 40 dakika 20 saniye ile kazanmıştı. Günümüze kadar olan gelişmeler, olimpiyat ve dünya şampiyonaları milyonlarca insanı velodromlara çekmektedir.

        Bisikletin başlıca parçaları: Bisiklette yaklaşık olarak 1000 parça vardır. Mekanik olarak; 1) Kadro, 2) Gidon, 3) Frenler, 4) Sele ve borusu, 5) Tekerlekler, 6) Pedal, ayna dişlisi ve mili, 7) Zincir, 8) Ruble gibi bölümlere ayrılır.

        Bisiklet yarışları (sporu): Bisiklet sporu, dağlık arazide, düz yollarda, kapalı salonlardaki pistlerde ve motorsiklet arkasında olmak üzere çeşitli şekillerde yapılır. Bu spor tek veya ekiple amatörler ve
profesyoneller arasında olur. Yapılan müsabakalar öncelikle yol ve pist olmak üzere ikiye ayrılır. Yol yarışları, etaplı, tek günlük, saate karşı, motorardı ve takım yarışları; pist yarışları ise 4 km takım, 4 km pursuvit, 1 km sürat, 1 km saate karşı, puanlı yarışlar, turatlama yarışları şeklindedir.

        Yarış bisikletleri 7 kg ile 10 kg arasında ağırlıkta olabilir. Bu ağırlık son yıllardaki teknolojik gelişmelere bağlı olarak daha aşağıya indirilmiştir. Pist bisikletleri daha hafiftir. Ağırlığı 5,750 kg ve 6,500 kg arasındadır. Bunlarda fren bulunmaz, yol bisikletlerine göre daha hafif malzemelerden yapılırlar. Bisiklet yarış pistlerine "velodrom" denir. En normal pist üç turu 1 km edecek şekilde olanıdır. Stadyumdaki pistler 500 m olarak yapılır ve iki turu bir kilometredir. Genişlikleri ise, 5-10 m arasındadır.

         Türkiye'ye ilk bisikletin hangi tarihte ve kim tarafından getirildiği bilinmemektedir. Girişi oldukça eski olmasına rağmen spor olarak benimsenmesi 1910 yılından sonraya rastlar. 1912 yılında ilk bisikletçilerimiz Paris Olimpiyatlarına katıldılar.

BİSİKLETİN TARİHÇESİ

 

 
1818 tarihli Karl Von Drais'in bisikleti 
     İlk bisiklet çok ilkel biçimde 12. yüzyılda Çin'de görülmüştür. Fransız Sirvac yaptığı sağ ve sol ayakların itmesiyle yürüyen bisiklet yapmıştır. "Celerifere" adını taşıyan bu alet 1791 tarihlidir. Baron Karl Von Drais, Drais de Senerbol'un yaptığı bisikleti geliştirmiş ve bisiklete gidon eklemiştir. Bu bisiklet 1816 yılında yapılmıştır. Bu bisiklet tahtadan imal edilmiştir. 1818'de bisiklette metal kullanılmaya başlanmıştır.
     Leonardo Da Vinci'nin çizimleri kullanarak ilk pedallı bisikleti üreten Kirkpatrick Mac Millan'dır. 1839-1840 yılları arasında İskoçya'da yapılan bu bisiklet, halen Londra Science Museum'da sergilenmektedir. 1855'te Fransız Ernest Michaux'un bisikleti pedalı etkin olarak kullanmıştır. 1870ten sonra geliştirilen yeni bisikletlere "Bicyole" denilmiştir. Bu modelde ön tekerliğin çapı bir ila 1,5 metre arasında değişmiştir.
     İlk seri üretim bisiklet "Michaux Company" tarafından yapılmıştır. Şirket, yılda yüzkırk bisiklet üretiyordu. Bisikletin ilgi görmesi dönemin devletlerinin de dikkatini çekmiştir. 1800'lerin ikinci yarısında Fransa Savunma Bakanlığı bisiklet üretimini destek vermiş ve 1871'de imal edilen bisikletlerAlmanya ile yapılan savaşta kullanılmıştır.
     Trufaut, içi boş kauçuk lastiğini bulmuş, bunu İngiltere'de eşit tekerlekli komple kadrolu, bilyalı ve milli bisikletlerin yapılması ve ardından ortadan katlanan portatif bisikletler izlemiştir.
     İrlanda'da 1888 yılında havalı plastik biskletler piyasaya sürülmüştür. Bu durum, bisiklet endüstrisini geliştirmiştir. Bisiklet üretiminde kullanılan malzemenin fiyatının yüksekliği, işçilik maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle halka inememiştir. 1800'lerin sonundan fabrikaların artması ve seri üretimin hızlanmasıyla maliyetlerde yaşanan düşüş bisikletin geniş kitlelere ulaşmasını sağladı. Özellikle Fransa, Belçika, İngiltere, İtalya veİspanya'daki bisiklet fabrikaları bisikletin bu ülkelerde yaygınlaşmasına ve bisiklet sporunu gelişmesine önayak olmuştur.
      2. Dünya Savaşı'nda Avrupa ülkeleri bisikleti askeri amaçla (ordu süratinin artırılması) kullanmışlardır.


Finlandiya Ordusu, 1944
BİSİKLET DONANIMI



     Kadro

  Çatı da denir. Farklı maddelerden (karbon, çelik, titanyum gibi) yapılabilir. Sağlamlık açısından daha çok tercih edilen ve DownHill, Trial gibi alanlarda kullanılacak bisikletlerde çelik ve karbon kadrolar, DownHill veya Trial gibi alanlarda kullanılmayacak bisikletlerde daha çok alüminyum kadro tercih edilir. Alüminyum kadroların en büyük özelliklerinden birisi hafif olması ve darbeleri emmesidir.Günümüzde Karbon Fiber MTB ve Road Tipi Bisiklet Kadroları için Tercih Sebebi Olmuştur.

    Çatal

   Amortisörlü ya da düz olabilir ön ve arkada bulunur. amortisörlüler yüksekten inerken yardımcı olur ama normal çatal ise yardımcı olmaz cunku yaylanma bolumu yoktur o yüzden en çok tercih edilen çatal amortisörlü olanıdır.eğer şehirde sürecekseniz amortisörsüzde olabilir..

    Frenler

  Frenler ön ve arka olmak üzere kolla idare edilir, tel ya da bir yerden sıkar veya hidrolik disk olabilir.

    Tekerler

  Bisiklette tekerlek 2, 3 veya 4 tane bulunabilir. Önde bir, arkada iki tane de olabilir. Tek tekerlekli olanlar ise genellikle sirklerde gösteri ve akrobasi amaçlı olarak kullanılmaktadır.

    Vites Donanımı

  Bisiklette 6, 18 ve 21,24,27,30 vites seçenekleri olabilir. Sporcular yaygın olarak 30 vites seçeneğini kullanmaktadır. Vitesler eğime göre verimlik artışı sağlamak, bisikletin süratini arttırmak ve rampaları daha kolay çıkmak içindir.
  Vites sistemi iki bölümden oluşur, ön vites ve ayna dişlileri ile ön vites ve arka vites dişlilerinden oluşur, bunları kontrol etmek için gidon çevresinde 2 vites kontrol kolu bulunur biri sag kol arka vitesi digeri sol kol ise ön vites dislilerini kontrol etmenizi saglar, pedal devrinize göre ( 70-90 dk.devir) devir arttikca vites düsürülür, devir düsdükce vites büyütülür.
  Ön vitesteki 3 dişli setinden küçük dişli (1.), yokuş için gerekli ana vitesdir. Ön-orta vites (2.) düz yol için idealdir. ön-büyük dişli (3.) ise sürat için ana vitesdir.
  Arka viteslerde ise en büyük dişli yokuş dişlisidir, küçüldükçe düz yol viteslerine ulaşılır, en küçük dişli ise sürat dişlisidir, diğer bir bakışla öndeki ana viteslerin arkadaki dişli kadar farklı seçeneği vardır, kısaca 3 ana dişlinin arkada 7 vites dişlisi olan bir bisiklette 3 x 7 = 21 vitesi vardır. Sistemde ön küçük vites ( yokuş vites ana dişlisi ) 1. vites ana dişlisidir. Sistemde arka vitesde en büyük dişli ( yokuş vitesi ) 1. vitesdir. Dik bir yokuş icin ön 1 x arka 1 kullanılırken Düz yol için ön 2 x arka 3-4 ideal dişlilerdir. Sürat için ön 3 x arka 6-7 ideal dişliler olabilir.
BİSİKLET TÜRLERİ

     Teker Çaplarına Göre

   Bisiklet tipleri birkaç farklı şekilde sınıflandırılabilirler. Bunlardan birisi tekerlek çaplarına göre sınıflandırmadır. 3 teker çapı şu anda çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunlar: 622mm (28¨), 559mm (26¨), 406mm (20¨). Bunların dışında 27¨ çapındaki tekerlekler uzun yıllar boyunca yol bisikletlerinde kullanılmıştır. 584mm çaplı 650B olarak tanımlanan tekerlekler de son zamanlarda bazı üreticiler tarafından kullanılmaya başlanmıştır.
   Teker çapı sınıflandırmasına göre 28¨ teker çapına sahip bisikletler yol bisikleti, 26¨ teker çapına sahip bisikletler dağ bisikleti olarak kabaca tanımlanır. 20¨ tekerlere sahip bisikletler BMX bisikletleri 19¨ hacı bisikleti olabildikleri gibi, farklı 3 tekerlekli hatta 4 tekerlekli bisikletlerde ve yatay bisikletlerde sıklıkla kullanılırlar.

         Kullanım Amaçlarına Göre

   Bisikletler kullanım amaçlarına göre de sınıflandırılabilirler. Teker çapı ne olursa olsun, ince tekerli ve daha nahif yapılı, asfaltta kullanıma yönelik yapılmış bisikletlere yol bisikleti denir.
   Gene teker çapı 622mm ya da 559mm olmasına bakılmaksızın (genellikle 559mm olur), sağlam gövdeli ve dayanıklı parçalardan yapılmış, daha kalın lastiklerin kullanılmasına izin veren bisikletler araziye uygundurlar ve bunlara dağ bisikleti denir. Dağ bisikletlerinin ön süspansiyonlu, ön ve arka süspansiyonlu, süspansiyonsuz tipleri olabilir. Süspansiyon miktarına ve olup-olmamasına göre bisiklet kullanım alanları değişebilir.
   Teker çapı 622mm ya da 559mm ve son zamanlarda da 584mm olarak üretilen bazı bisikletler, uzun yollarda kullanılmak üzere üretilirler. Bu bisikletlerin ön ve arka kısımlarında çanta taşımaya imkânları vardır. Çamurluklar, rahat sele ve gidonlar kullanırlar. Tek amacı uzun mesafelere binicisini ve binicinin eşyalarını taşımak olan bu bisikletlere tur bisikleti denir.
   Teker çapı Türkiye'de 28¨, Fransa, İtalya, İskandinav ülkeleri gibi bölgelerde ise 650B olan bazı bisikletler vardır ki bunlara şehir bisikletleri denir. Bu bisikletlerin çoğu zaman ön ve arkalarında sepetleri, dinamolu ışıklandırma sistemleri vardır. Avrupa'nın pek çok yerinde genç-yaşlı insanlar şehir içindeki işlerini görmek, bir yerden bir yere gitmek, yük taşımak için bu bisikletleri kullanırlar.
   Asıl amacı akrobasi ve bazı özel yarışlar olan, sağlam yapılı ve 20¨ tekerlekli bisikletlere BMX bisikletleri denir. Bu bisikletler 1980'li yıllardan itibaren ortaya çıkmış ve bütün dünyada popülerlik kazanmışlardır.
   İki sürücünün aynı anda binmesine müsaade eden bisikletlere tandem denir. Tandemler uzun turlardan kısa arazi yarışlarına kadar pek çok farklı alanda kullanılabilirler.
   Sürücüsünün arkasına yaslanmasına hatta bazı durumlarda yatar pozisyonda durmasına müsaade eden bisikletlere yatay bisiklet denir. Yatay bisikletler Türkiye'de yaygın değildir. Yatay bisiklet kelimesi bile bilinmemektedir. Yatay bisikletin İngilizce'si Recumbent'dir.
   Sadece tek bir tekeri olan bisikletler de vardır. Tanımından da anlaşılacağı gibi bu bisikletlere tek tekerli bisiklet denir. Tek tekerli bisiklet kullanmayı öğrenmek normal bisiklet kullanmaktan farklıdır.
   İş bisikletleri özellikle yük taşımak için üretilirler. Bazıları yüz kilo ve üstündeki yükleri taşıyabilecek kadar sağlamdır. 2 veya 3 tekerlekli modelleri vardır. Bisikletin gövdesinde bulunan boş kısımda, hizmet ettiği şirketin reklam tabelasını taşıyabilirler.